İzmir Özel Tinaztepe Hastanesi

Sağlık Köşesi

Glokom Tedavisi ve Cerrahisi

Glokom Tedavisi ve Cerrahisi


Göz tansiyonu ya da halk arasında karasu adıyla da bilinen glokom dünyadaki körlük nedenlerinin %20 sini oluşturmaktadır.

 

Glokomun sebebi nedir?
İnsan gözünde devamlı bir sıvı üretimi ve dış atımı vardır. Glokom, göz içi sıvısını dışarı boşaltan kanallarda yapısal olarak tıkanıklık oluşması nedeniyle, sıvının yeterli oranda boşalamaması ve buna bağlı olarak göz içi basıncının artmasıdır. Yükselen basınç görme sinirine zarar verir.


Bazı hastalarda ise göz içi basıncı normal olduğu halde görme sinirindeki kan akımı bozuk olduğundan, göz siniri hücreleri ölümüne bağlı kalıcı görme kayıpları oluşabilir. (normal basınçlı glokom)
 
Glokomun belirtileri nelerdir?
Glokom, genellikle yıllar içersinde yavaşça ilerlediğinden herhangi bir belirti vermez. İleri dönemlerde sinir hasarı ortaya çıkmaya başladığında hasta tarafından fark edilebilir. Yine de aşağıdaki yakınmalar olduğundan en azından bir kez göz hekimine başvurulmadır.

• Geceleri ışıkların etrafında halkaların görülmesi
• Zaman zaman bulanık görme
• Sabahları daha belirgin baş ağrıları
• Televizyon izlerken göz etrafında ağrı
Genellikle normal göz muayenesi sırasında göz içi basıncının yüksek saptanmasıyla ilk tanısı konan hastalığın, göz hastalıkları uzmanınca düzenli aralıklarla izlenmesi gerekir.
 
Glokom riskine arttıran faktörler nelerdir?
-          Ailede glokom hikâyesi
-          40 yaş civarında olmak
-          Diyabet (şeker hastalığı)
-          Yüksek hipermetropi ve myopi
-          Uzun süreli kortizon ve sigara kullanmak
-          Yüksek ve düşük kan basıncı
-          Göz yaralanmaları
 
Bu kişilerde Glokom olma riski normalden daha fazla olduğundan erken tanı için düzenli göz muayenesi gereklidir.
 
Glokom nasıl teşhis edilir?
 
Göz tansiyonu Ölçülmesi
Göz tansiyonu ölçümünde üst sınırın genel olarak 20 mmHg temel alınsa da herkes için geçerli değildir. Göz içi basınçları aynı iki kişinin görme sinirlerinin direnci farklılık gösterebilir. Bazı olgularda göz tansiyonu düşük olsa bile  görme sinirinde hasar oluşabileceği görülmüştür. “Normal  basınçlı Glokom” denen bu durum, daha çok dolaşım bozukluğu olan Koroner kalp ve migren hastalığı olan hastalarda görülmektedir.
Optik Sinir hasarının Değerlendirilmesi
 Glokom teşhisinde en önemli nokta göz tansiyonun kaç olduğundan çok görme sinirindeki hasarın belirlenmesidir. Erken dönemde saptayabilmek için
“GÖRME ALANI, OCT, HRT, PAKİMETRİ” gibi ileri tetkik yöntemleri kullanılmaktadır.


(İleri dönemde glokomlu bir gözün görme alanı tetkiki)


Bazı hastalarda ortalama değerlerin çok üzerinde göz içi basıncı saptansa da görme sinirleri normal olduğunda Görme Alanı testinde hasar saptanmaz.
“Oküler Hipertansiyon” dediğimiz bu hastalarda gerekli olmadığı sürece tedaviye başlanmaz ancak sık izlenmelidir.


 
HEİDELBERG OCT   TETKİKİ
 
Glokom tedavi edilebilir mi?
 Glokom, tanı konulduktan sonra tamamen iyileşip yok edilemez. Ancak uygun tedavi ile mevcut görme korunabilir.
 
Glokom nasıl tedavi edilebilir?
 
İlaç Tedavisi:
Değişik mekanizmalarda göz içi basıncını düşüren damlalar kullanılmaktadır. Hastanın yanıtına göre göz içi basıncını dengelemek ve görme alanını korumak amacıyla tekli-ikili ya da üçlü ilaç uygulamaları yapılmaktadır.
 
Göz damlaları nasıl ve ne sıklıkla damlatılmalıdır?
Hastalar damlalarını düzenli, ömür boyu önerilen dozda kullanmak zorundadırlar.
İlaç tedavisine rağmen göz içi basıncı düşmez, görme alanı testinde ve OCT tetkiklerinde kayıp saptandıysa uygulanacak tedavi, öncelikle lazer uygulaması sonrası da ameliyattır.
 
SLT LAZER: İlaç tedavisinde yeterli yanıt alınamayan, damla damlatamayan ve ameliyatı kabul etmeyen hastalar için uygun seçenektir. Günümüzde yeni geliştirilen SLT Lazer Teknolojisi ile tıkanmış olan göz içi kanalları çok düşük dozlarla açılabilmektedir. 

SLT Lazerin en büyük avantajı hasarlı bölgeye uygulanırken sağlıklı dokulara zarar vermemesi, tekrarlanabilmesidir.
 
YAG LAZER: Açısı dar ve kapalı açılı Glokomda güvenle uygulanmaktadır.
 
CERRAHİ TEDAVİ: Ameliyatta göz dışına çıkmaya zorlanarak basıncı artan sıvının akışını kolaylaştırmak için gözün beyaz tabakasında, üst kapak altında görülmeyecek şekilde bir çeşit drenaj kanalı oluşturulmaktadır.
Ameliyat olan hastaların damla tedavileri çoğunlukla kesilmesine rağmen bazı olgularda devamı gerekmektedir.

Glokom teşhisinde temel nokta, göz tansiyonunun ne kadar olduğu değil, görme sinirinin basınca ne kadar dayanabileceğidir. Bu nedenle erken tanıda belirli aralıklarla dikkatli bir göz muayenesinin ve görme sinirinin özel testlerle incelenmesi çok önemlidir.
Unutmayın ki; sinsi bir hastalık olan glokomun oluşmasını önlemek olanaksızdır. Ancak düzenli göz muayeneleri ile erken teşhis ve tedavisi mümkündür.